Ben, hepimizin bir amaçla dünyaya geldiğini düşünen biriyim. Kendimi bildim bileli hep hayatı ve kendimi sorguladım. “Hayata neden geldiğimizi?”, “Bu hayatta beni manevi olarak tatmin edecek neler yapabileceğimi?”, “Benim kim olduğumu?”, “Hayatın anlamını?”…vb.

Bu soruların cevaplarını bulmak için küçük yaşlarda kitaplar okumaya, günlük yazmaya, ilerleyen yaşlarımda da eğitimler almaya başladım.

Okuduğum kitaplar, aldığım eğitimler ve yaşadığım olaylar, beni önce öğretmenliğe, sonra koçluğa yöneltti. Ben, herkesin çok özel olduğunu düşünüyorum. Bence, herkesin içinde keşfedilip, açığa çıkmayı bekleyen mucizevi bir potansiyel var.

Benim amacım, koçluk sayesinde insanlara sağlıklı iletişimle ulaşıp, insanların içinde olan bu mucizevi potansiyelleri ile onları karşılaştırmak ve tanıştırmak. Bu sayede, kendilerini daha çok sevmeleri, saymaları, kendilerine olan güvenlerinin artması, kendi değerlerini fark etmeleri ve hayatlarından tatmin olarak, mutlu yaşamaları.

Mutluluk aslında doğal halimiz olmasına rağmen, yapmak isteyip de yapamadıklarımıza dair kafamızda gezinen düşünceler, hayata dair sorumluluklarımızdan dolayı, kendimizi arka plana atarak, kendimizle olan bağımızı koparmamız, kendi istek, ihtiyaç ve duygularımızı fark edememiz ya da anlamamız nedeniyle, ya çok az mutlu oluyoruz ya da hiç mutlu olamıyoruz.

Bir insanın kendi için yapabileceği en sağlıklı şey, kendine kendiyle geçireceği zaman dilimleri ayarlaması. Bu zaman dilimleri, kişinin kendini dinlemeye, anlamaya, tanımaya ve hayatında olanları doğru algılamaya başlamasını sağlayacak. Bu süreçle eş zamanlı olarak, kendi ile ilgili anladıklarını, doğru bir biçimde iletebileceği için, hayatında istediği yönde değişimler yaratacak.

Ben, kendini tanımak, anlamak ve hayatında değişimler yaratmak isteyen kişilere, 2008 yılından bu yana yaşam koçluğu yapıyorum. Dilerseniz, kendinizle olma sürecinizde, size de eşlik etmekten mutluluk duyarım.